1) Eşlerin ortak yaşam alanı olması
Ortak yaşam alanından kastımız nedir?
Aile konutu, evlilik devam ederken eşlerin birlikte yaşamı sürdürdükleri mekandır.
2) Teklik İlkesi
Aile konutunda teklik ilkesi nedir? Birden fazla aile konutu var olabilir mi?
Eşler genellikle tek bir taşınmazı aile konutu olarak belirtebilir. Birden fazla aile konutu kural olarak belirlenemez. Yani mesela aile birliği içinde inşa edilmiş yazlık veya alınmış ikinci ev aile konutu olarak belirtilmez.
3) Koruma amacı
Kanun bu konuda kimi korur? Koruma amacı nedir?
Bu, boşanma davalarında özellikle dikkat edilen bir konu. Kanun, tabii ki zayıf olanın korunmasını sağlar. Aile konusu bakımında, bu kavram özellikle ekonomik açıdan zayıf olan tarafın konut üzerindeki haklarını savunur.
Aile konutunun şerhi
Aile konutunun şerhi nedir? Aile konutunun şerhi neden önemlidir?
Aile konutunun şerhi (tmk 194 ve tapu sicil tüzüğüne esasen) aile konutu üzerindeki hakları eşlerin açık rızasına bağlar. Şerh bu konuda oluşabilecek bazı ciddi riskleri ortadan kaldırır. Ama önce aile konutu şerhinin önemini ele alalım.
1) Tasarruf İşlemlerine engel
Tapuya aile konutu şerhi işlendiğinde malik olan eş, diğer eşin açık rızası olmadan konutu satamaz, aynı konut üzerinde ipotek veya kullanma, yararlanma, teminat sağlama, rehin verme gibi sınırlı ayni hak dediğimiz hakları tesis edemez.
2) İcra takibine karşı koruma
Aile konutu şerhi, borcu olan eşin alacaklılarına karşı savunma aracıdır. Yani karşı taraf aile konutunu icra yoluyla satışa çıkaramaz, çıkarsa bile şerh sebebiyle satışın feshi talep edilebilir.
Şerh olmadan doğabilecek riskler
- malik eş, diğer eşin rızası olmadan konutu satan, kiralayan, bu konut üzerinde üçüncü kişilere kullanma ve yararlanma hakkı veren, ipotek ettirebilir.
- aile konutunun üzerindeki koruma zayıflar ve malik olmayan eş çok ciddi hak kaybına uğrayabilir.
Sonuç olarak, aile konutu şerhi, eşlerin aile birliği içerisinde yaşadığı ortak yaşam alanın korunması için çok hayati önem taşır ve özellikle boşanma, borçlanma veya sadece tasarruf işlemleri gibi durumlarda aile birliğini ve eşlerin haklarını güvence altına alır.
Bu bilgiler ışığında konumuzun başlığı olan yargıtay kararını böyle gerekçelendirebiliriz. Öncellikle (bknz 2. b) ). Ayrıca bu durum Türk Medeni Kanunu 194. Maddesine de esaslanır. Bu tür tebligatın yapılması, tebligat usulüne aykırılık ve tabii ki hak kaybına yol açacağından ihalenin feshi talebine neden olabilir.